Capital, 1 Haziran 2006, Sedef Seçkin Büyük
İsmet Abalıoğlu, Hangi Eğitimlere Katıldı?
Cafer Sadık Abalıoğlu Holdingin yönetim kurulu başkan yardımcısı İsmet Abalıoğlu, kişisel gelişime son derece önem veren bir işadamıdır. Denizlinin Koçu diye anılan 500 milyon cirolu bir holdingin başında bu yaklaşımda olan birinin olması elbette çalışanlar için önemli eğitim ve gelişim fırsatları yaratıyor. Ancak, İsmet Abalıoğlu pek çok patron gibi sadece yöneticilerini ve çalışanlarını değil, kendini de kişisel eğitim programlarına dahil ediyor.
Bunu öğrenince İsmet Abalıoğluna hangi konularda eğitimlere katıldığını sordum. Abalıoğlu, hızlı okuma ve koçluk ve mentorluk eğitimleri almış. Yakın zamanda ise yaratıcılık eğitimi almayı ve İngilizcesini geliştirmek için yurtdışında dil eğitimine katılmayı planlıyor.
Abalıoğlu, Hızlı okuma eğitimi okuma şevkimi artırarak okumaya ayırdığım zamanın uzamasını sağladı diyor ve bu eğitimden sonra elde ettiği diğer somut faydaları şöyle sıralıyor:
Günümüz dünyasında değişimi yakalamaktan öte yönetmemiz gerekiyor. Bu nedenle zaman kullanımı çok daha önemli hale geldi. Daha kısa sürede daha çok okuyabilmek için bu eğitime katılmaya karar verdim. Bu sayede önceden başlayıp yarım bıraktığım kitapları bitirmeye, yeni kitaplara başlamak için daha çok zaman yaratmaya başladım. Eğitim sonrasında daha kısa zaman içinde daha çok gazete ve dergi okuma olanağı buldum.
Elbek, E-Devlet Kapısını 2007de Açacağız Diyor
Geçtiğimiz ay Oyak Teknoloji Genel Müdürü Altay Elbek ile bir araya geldim. Bu fırsatı bulmuşken, uzun süredir takip ettiğim bir konuyu açtım. Ona 2005 yılında kazanmış oldukları e-Devlet Kapısı Projesinin ne aşamada olduğunu sordum. Çünkü, ihalenin yapılmasından bu yana 7 ayı aşkın zaman geçmiş olmasına rağmen henüz başlayamadığını duymuştum. Elbek, ilginç bilgiler verdi. Buna göre, proje, Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) koordinasyonunda Türk Telekom (TT) tarafından yürütülüyormuş. Ancak, TTnin özelleştirilmesi ile süreç durma aşamasına gelmiş. Son dönemde e-Devlet Kapısı Projesi ile ilgili yeni gelişmeler var. Elbek, son gelişmeleri şöyle özetliyor:
TTnin özelleştirilmesinden sonra Bakanlar Kurulu kararıyla projenin Ulaştırma Bakanlığına devredilmesi geçtiğimiz nisan ayında gerçekleşti. Bakanlık, bu projeye ilişkin görev ve sorumluluklarını Türksat Uydu Haberleşme ve Kablo İşletme AŞ aracılığıyla yürütme kararı aldı.
Tüm web hizmetlerine bağlantıyı kapsayan ve bu hizmetlerin bütünleştirilmesini kapsayan e-Devlet Kapısını oluşturmaya başlamak için Türksat, bugün-yarın Oyak Teknolojiye bir yer gösterecek. Altay Elbek, 2006nın 2nci yarısında projeye başlamış oluruz ve işi 1 yıl içinde tamamlayabiliriz diyor.
Bu iyi haberi sizinle paylaşmak istedim. Çünkü, bu 2007de vatandaşın pasaport başvurusu, sabıka kaydı, emeklilik gibi hizmetleri alırken farklı kurumlar arasında koşuşturmasına bir son verecek. Kurumların vergi ve sigorta ödeme gibi ticari hizmetleri almasını kolaylaştıracak.
Zınta Hanım, Ülke Ülke Gezmeyi Seviyor
Boehringer Ingelheim adlı ilaç firmasının Türkiyedeki genel müdürü Zinta Krumins ile tanışmak son derece hoşuma gitti. Çünkü, ben daha önce genel müdür düzeyinde bir kadın expat ile karşılaşmamıştım. Ancak, onun bugüne kadar 4 farklı ülkede görev yaptığını öğrenince şaşırmadım desem yalan olur. Malum parlak bir kariyeri de olsa pek çok kadın ülkesini, yakın çevresini erkekler kadar kolay bırakamaz Ya da böyle düşünülür
Bu nedenle Zinta Hanımın iş hayatındaki bu mobilitesine hayran kaldım. İş yaşamına Londradaki Imperial College of Sciencedan mezun olduktan sonra 1980 yılında başlamış. İngilterede Steetley Chemicals, Bayer ve Intercontinental Medical Istatistics şirketlerinde çeşitli pozisyonlarda çalıştıktan sonra 1989da Boehringer Ingelheima katılmış. Önce yönetim ve bilgi sistemleri departmanının müdürlüğünü, ardından iş geliştirme ve destekten sorumlu direktörlüğünü yürütmüş. 1996da ise şirketin Almanya ofisinin iş ve bilgi sistemleri departmanını yönetmek üzere İngiltereden ayrılmış. Çıkış o çıkış
1999da Danimarkada pazarlama ve satış departmanının başına geçmiş. 2002de ise Boehringer Inhelheim Türkiyenin genel müdürlüğüne getirilmiş ve 270 kişilik bir ekibin kaptanlığını üstlenmiş. Zinta Hanım, expat olmayı bir yaşam biçimi olarak benimsemiş. Türkiyeden sonra yeni bir ülke için Neden olmasın diyor.
Mcdonalds Türkiyedeki Son Gelişmeler
McDonalds Türkiye organizasyonu yaklaşık 1 yıl önce Anadolu Grubuna katılmıştı. Geçen 1 yıl zarfında organizasyon yapısında bir değişiklik yapılıp yapılmadığını ve şirketin yeni yol haritasını öğrenmek için şirketin genel müdürü olan Sadi Fansayla konuştum. Fansa, bana geçiş sonrasında herhangi bir reorganizasyon çalışması yapılmadığını, ancak çeşitli uyum çalışmaları gerçekleştirildiğinden bahsetti. Bu uyum çalışmalarını biraz açmasını istediğimdeyse şunları söyledi:
Örneğin, şirket unvanımız Anadolu Restoran İşletmeleri Limited Şirketi olarak değişti. Doğal olarak birçok kurumsal baskılı malzeme buna göre yenilendi. Ayrıca, yeni bir büyüme stratejisi saptandı. Bu stratejiye paralel kadrolarımıza ilaveler yapmaya başladık.
Fansanın bu açıklaması üzerine yeni büyüme stratejisinin detaylarını merak ettim. Aldığım bilgilere göre, yeni bir büyüme stratejisine ihtiyaç duyulmasının ardındaki en büyük etken şirketin 2004 ve 2005te gösterdiği başarılı büyüme performansı
2004te yüzde 42, 2005te ise bir önceki yıla göre yüzde 28lik bir büyüme yakalanmış. Bu performansın sonucu ise 2005te müşteri sayısında yüzde 20lik artış ve 93 milyar dolarlık bir ciro.
İşte bu tablo McDonalds ı son 3-4 yıldır yeni restoran açma konusundaki temkinli yaklaşımını bırakmaya yöneltiyor. Fansa, yeni stratejilerini ise şöyle açıklıyor:
Oysa son 3-4 yıldır yeni restoran açmak yerine mevcutlara yeni müşteriler çekme stratejisini başarıyla uyguluyorduk. 2006 yılında ise bunun yanı sıra restoran sayımızı da artıracağız. 2006da Kayseri, Dalaman Havaalanı, Levent Kanyon gibi yerlerde 12 yeni restoran açacağız.
Sait Gözüm, Deloıtteda Neler Yapıyor?
Sait Gözüm, Nortel Networks Netaşta 27 yıllık bir kariyerinin son 7 yılını genel müdür olarak geçirdi ve emekli oldu. Ardından dünyanın önde gelen danışmanlık şirketlerinden biri olan Deloittea yönetim kurulu üyesi ve stratejik planlama-iş geliştirmeden sorumlu partner olarak katıldı. Bu geçişin nasıl gerçekleştiğini ve Deloitte bünyesinde ne gibi yeni projelerle ilgilendiğini öğrenmek için kendisini aradım. Keyifli bir sohbet yaptık.
Tahmin ettiğim gibi, teklif Deloitte Türkiye Kıdemli Ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı Levent Yaveroğlundan gelmiş. Gözüm, Yaveroğlunun Gel bizim ekibimizin ağabeyi ol teklifini kabul etmiş ve 2005 yılının başında işin başına geçmiş. Şu anda çok sayıda yeni proje ile ilgileniyor. Bunlardan ilki Türkiyedeki başarılı teknoloji firmalarının görünürlüğünü ve bilinirliğini artırmayı, onları Avrupaya taşımayı hedefleyen Teknoloji Fast 50-Türkiye projesi
Gözüm, Bu araştırmayı önümüzdeki eylül ayında yayınlanmayı hedefliyoruz diyor. Gözümün gündemindeki ikinci konu ise bu şirketlere yönelik business angel ve seed capital bulmak. Ajandasındaki projeler bu kadarla da bitmiyor. Ekip olarak Deloitte Akademi adıyla online eğitim konusunda faaliyet gösterecek yeni bir iş alanı geliştirdiklerini ve bunu 2006nın son çeyreğinde lanse edeceklerini söylüyor.
Yayına başlattıkları http://www.verginet.net/ adlı site ise bu konuyla ilgilenen profesyonellere yönelik bir site. Site 6 ay içinde 2 bin kayıtlı kullanıcıya ve ayda 50 bin hit sayısına ulaşarak iyi bir performans sergiliyor ve her ay 400 kayıtlı kullanıcı kazanmaya devam ediyor. Tüm bunlara ek olarak Gözümün çantasında şimdilik açıklamak istemediği ve geliştirmeye aşamasında olan başka projeleri de var
Ytong, 2005te Rekor Kırdı
Son dönemde etrafta yükselen kaliteli ve lüks inşaatların pek çoğunda gazbeton kullanıldığını görüyorum. Gazbetonun nasıl bir malzeme olduğunu ve Türkiye piyasasındaki gelişimini merak etmemde bu gözlemim etkili oldu. Dünya gazbeton endüstrisinin lideri olan Ytongun Türkiye genel müdürü Nabi Özdemiri aradım. Özdemir, 41 yıldır Türkiyede olan Ytongun 2005 yılında 1 milyon metreküp ile rekor satışa ulaştığını da söyleyince gözlemlerimin yerinde olduğunu anladım.
Üstelik şirket, bu gelişmeden yola çıkarak yeni bir yatırıma hazırlanıyor. Antalya, Gaziantep, Tekirdağ ve İstanbulda bulunan 4 fabrikasına ek olarak Türkiyenin Kuzey Doğusunda 2007de yeni bir üretim tesisi kurmayı planlıyor. Gazbeton, ileri teknoloji ürünü olan, deprem güvenliğini artırma, ısı ve ses yalıtımı, hafiflik gibi özellikleriyle öne çıkan bir malzeme Bu nedenle kullanımının artması ve pazarının büyümesini çok olumlu bir gelişme olarak değerlendirmek gerekiyor. Özdemir, bu pazarın boyutunu Türkiye sahip olduğu üretim hacmi ile dünyanın sayılı büyük gazbeton üreticisi ülkeleri arasında yer alıyor. Tüketim bakımından Avrupa ülkeleri arasında ilk 5e giriyor diyerek ortaya koyuyor.
Özdemirin bu tespitleri yüzde 25i Alman Xella GmbHa, yüzde 30u Taylan Holdinge, yüde 25i Dr. Sedat Üründüle ait olan şirketin potansiyelini de açıkça gösteriyor.